5 Ocak 2025 Pazar

Devrimcilik nedir?

Mahmut Boyuneğmez


Dünya sosyalist devrimi perspektifiyle uyumlu bir şekilde bulunduğu ülke işçi sınıfının iktidarını hedeflemeyen siyasi hareketlere devrimci denmez. Hedef/perspektif olarak sosyalist devrimi gözetmeden ve bu doğrultuda politikalar üretmeden devrimci, eş deyişle komünist olunmaz. Geliştirilen politikalar, işçi sınıfının yakın ve uzak erimli çıkarlarını bir arada dikkate alıp, sosyalist iktidarla ilişkilendirildiğinde devrimcilikten bahsedilebilir.

Günümüzde dünya sosyalist devrimi gündemde ve güncel olduğundan, işçi sınıfının sosyalist iktidarı doğrultusunda siyasal, ideolojik, kültürel mücadele verilmeden, devrimci olunması mümkün değildir. Başka bir deyişle sosyalist devrimcilik dışında bir devrimcilik türü artık günümüz için geçerli değildir.

Devrimci kapasiteye sahip olan işçi sınıfıdır, devrimci olan proletaryadır. Tıpkı geçmişte burjuvazinin devrimci sınıf olması gibi… Devrimcilik, sınıflara özgüdür. Çağımızın devrimci sınıfı olan proletaryayı kendi iktidarını kurmaya götürecek siyasal çizginin adı komünizmdir. Eş deyişle, çağımızın tek devrimci siyasal çizgisi komünizmdir. Komünist parti ve destekleyici ilerici örgütlenmeler olmadan, işçi sınıfının kapitalist sınıftan siyasal ve toplumsal iktidarı devralması olanaksızdır. Bu nedenle işçilerin anlamlı bir bölmesini örgütleyerek onlara öncülük edecek komünistlerin, devrimciliğinden, sosyalist devrime giden süreçte işçi sınıfına öncülük yapmasından bahsedilir.

Sosyalist devrim hedefiyle bağı kurulmayan taleplerle verilecek mücadeleler, reformisttir. Bu mücadeleler ister parlamenterist yolla ister silahlı mücadele gibi yöntemlerle verilsin, durum değişmez. Parlamenterizm, tek başına mecliste bulunmayı ve seçimlerle yürütme gücüne gelmeyi amaçlamakla, devrim için parlementoyu toplumsal diğer mücadele yöntem ve organizasyonları yanı sıra kullanma anlayışından farklıdır. Devrimcilik, her durumda silahlı mücadele vermekle, illegal çalışma ile örtüşmez. Pekâlâ bunları benimseyenler, reformist politikalara sahip olabilir.

Devrimcilik, politikalar üretirken işçi sınıfı iktidarı hedefine ulaşmayı esas alır. Yine de bir parti/örgütlenmenin ya da hareketin devrimci olup olmadığına nihai olarak karar veren, tarihsel süreçlerin akıbetidir. Sosyalist bir devrimle sonuçlanmayan bir tarihsel akışta, öncü örgütlenmelerin devrimciliğine halel getiren hataların mutlaka var olduğu söylenebilir.

Peki sosyalist iktidar perspektifi nasıl bir örgütlenme şeklini gerektirir?.. Birimler, ilçe ve il örgütlerinin yönetimleri, kurullar ve komiteler, öncü örgütlenmenin bütün bileşenleri ile sorumluluk alan kadrolar, aşağıdan yukarıya doğru kadroların kararlarıyla ve inisiyatifleriyle belirlenmelidir. Üstelik sorumlulukların ve görevlerin dağılımı, dinamik bir şekilde ihtiyaç duyulduğunda değiştirilebilir olmalıdır. Yeni ve ehil kadroların görev üstlenmesi ve sorumluluk alması, birimlerin onayıyla her zaman mümkün olmalıdır. Politikalar aşağıdan yukarıya doğru yürütülecek tartışmalarla saptanmalı, merkezi kurullar tartışmalara bir yön verecek, onları dağınıklıktan ve verimsizlikten kurtaracak çerçeveleri çizmelidir. Kolektif öncülüğün her düzeyde uygulanması için geliştirilen bu örgütlenme biçimine demokratik merkeziyetçilik denir. Kadroların yukarıdan aşağıya saptanan politikaları uygulayacak taban olarak görülmesi, genel sekreterlik veya başkanlık gibi “kerte”ler oluşturarak, yetkinin aşırı şekilde bireylerde yoğunlaşması, bu örgütlenme biçiminde kabul edilemez.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Google hesabıyla yorum yapmak istemiyorsanız, yorum yazmadan önce Ad/Url seçeneğinde, sadece ad kısmını doldurabilirsiniz.

[Toplumbilim İçin Materyalist Kılavuz]

Mahmut Boyuneğmez Giriş Maddenin organizasyon düzeyleri ya da gelişim evreleri bulunmaktadır. Bunlara biz temel gerçeklik katmanları diyo...