Marksist Araştırmalar [MAR] | Komünizm: Tarihin Çözülen Bilmecesi

28 Eylül 2025 Pazar

Rus Devrimci Hareketi: Ekim Sosyalist Devrimine Giden Yol

MAR

1.0 Devrimin Kökleri: 19. Yüzyıl Rusya'sında Toplumsal ve İdeolojik Zemin

1.1 Stratejik Bağlam

Rus devrimci hareketini ve nihayetinde 1917'de ulaştığı zirveyi anlamak, 19. yüzyıl Çarlık Rusyası'nın benzersiz sosyo-ekonomik ve ideolojik dokusunu derinlemesine analiz etmeyi gerektirir. Avrupa'nın geri kalanından belirgin şekilde ayrışan bu yapı, tarımsal geri kalmışlık, serflik kurumunun katılığı ve bu karşıtlıklar zemininde filizlenen erken dönem entelektüel akımlarla şekillenmiştir. Bu temel unsurlar, Rus toplumunun kalbinde yatan ve devrimci hareketin üzerine inşa edileceği derin karşıtlıkları yaratmış, onu hem kaçınılmaz hem de kendine özgü kılmıştır.

1.2 Rus Toplumunun Yapısal Özellikleri

Çarlık Rusyası'nın toplumsal yapısı, devrimci hareketin doğasını belirleyen temel özelliklere sahipti. Bu yapı, hem ekonomik verimsizlikleri hem de derin sosyal eşitsizlikleri ve adaletsizlikleri barındırıyordu:

• Tarımsal Geri Kalmışlık: Rusya'nın ekonomik temeli olan tarım, kronik bir verimsizlik içindeydi. Avrupa'da bire on oranına varan verimlilik karşısında Rusya'da ekilen tohumdan bire üç oranında ürün alınıyordu. Kısa tarım sezonu, emeğin yoğunlaşmasını ve kolektif bir sosyal organizasyonu zorunlu kılıyor, bu da bireysel girişimden çok komünal yapıları ön plana çıkarıyordu.

• Köylü Komünü (Mir): Tarımsal üretimin temel öznesi, mir veya obşina olarak bilinen köylü komünüydü. Bu yapı, toprağın periyodik olarak yeniden dağıtılmasından ve kolektif emeğin örgütlenmesinden sorumluydu. Komün, köyün tüm yaşamını düzenleyen, hem bir dayanışma hem de bir kontrol mekanizması olarak işlev görüyordu.

• Serflik Kurumu: Rus toplumunun en belirgin ve en acımasız kurumu serflikti. Toprak sahibi soylular (dvoriane), yalnızca toprağın değil, aynı zamanda üzerinde yaşayan serflerin de sahibiydi. Serflerin evlilikleri, işleri ve kişisel yaşamları tamamen efendilerinin kontrolü altındaydı. Bu sistem, kendi içinde paradokslar da barındırıyordu. Örneğin, serf statüsündeki Mozorov veya Shipov gibi girişimciler, ticaret yoluyla büyük servetler biriktirmiş olsalar dahi, hukuken efendilerinin mülkü olmaya devam ediyorlardı. Bu durum, mülkiyet ve özgürlük arasındaki derin karşıtlığı gözler önüne seriyordu.

1.3 Erken Dönem İdeolojik ve Siyasal Hareketler

Çarlık rejiminin mutlakiyetçi yapısı, 19. yüzyıl boyunca çeşitli ideolojik ve siyasal meydan okumalarla karşılaştı. Bu erken dönem hareketler, daha sonraki devrimci dalgaların habercisi niteliğindeydi:

1. Aydınlanma Etkisi ve Sınırları: Fransız Aydınlanması'nın fikirleri, Çariçe Katerina döneminde Rusya'ya ulaşmış ancak filtrelenmiş ve sınırlı bir etki yaratmıştır. Rus düşünürleri, Fransız materyalizminden çok, ahlaki ve akıl dışı temaları ön plana çıkaran Alman felsefesine yönelme eğilimi göstermişlerdir. Yakov Pavloviç Kozelski gibi isimler, aklı ve deneyi vurgularken bile ahlakı duyarlılıkla temellendirmeyi tercih etmişlerdir.

2. Eski Müminlerin Rolü: Rus Ortodoks Kilisesi'ndeki reformlara karşı çıkan "Eski Müminler", popüler radikal ideolojinin en önemli kaynaklarından birini oluşturmuştur. Toplumdaki geleneksel yerlerini yitiren bu gruplar, Avrupa'daki Protestanlığa benzer bir şekilde, erken dönem ticaret ve sanayinin gelişiminde önemli bir rol oynamış ve devlet karşıtı bir damar oluşturmuşlardır.

3. Dekabrist Ayaklanması: Çar I. Aleksandr'ın ölümünün ardından yaşanan siyasi kriz, "Kurtuluş Birliği" gibi gizli örgütlere mensup genç subaylar için bir fırsat penceresi aralamıştır. Bu subayların, yeni Çar Nikola'ya biat etmeyi reddederek başlattıkları Dekabrist Ayaklanması, askeri olarak ezilmiş olsa da Rus devrimci geleneğinin başlangıç noktası olarak tarihe geçmiştir.

4. Büyük Köylü İsyanları: Rusya, uzun bir köylü isyanları tarihine sahipti. Bunların en büyüğü olan Yemelyan Pugaçev isyanı (1773-1774), serfleri, Don Kazaklarını ve Eski Müminleri ortak bir bayrak altında birleştirmişti. Pugaçev'in ordusu tüm güneydoğu Rusya'yı kontrol altına almış olsa da, bu isyan da öncekiler gibi Çarlık ordusu tarafından vahşice bastırılmıştır.

1.4 Bölüm Sonucu ve Geçiş

Bu derin toplumsal karşıtlıklar, bastırılmış isyanlar ve filizlenen radikal fikirler, 19. yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkacak olan örgütlü devrimci hareket için verimli bir zemin hazırladı ve Rusya'ya özgü popülist ideolojilerin doğuşuna yol açtı.

2.0 Narodnizm: Rus Popülizminin Yükselişi ve Dönüşümü

2.1 Stratejik Bağlam

Narodnizm (Popülizm), Rusya'daki ilk büyük ölçekli ve örgütlü devrimci akım olarak ortaya çıktı. Bu ideoloji, Rusya'nın kapitalizmi atlayarak doğrudan köylü komünü (mir) temelinde bir sosyalizm inşa edebileceği inancına dayanıyordu. Bu dönem, genç aydınların idealist coşkusu, hareketin stratejisine yönelik hararetli tartışmalar ve nihayetinde Rus köylülüğünün somut gerçekliğiyle trajik bir yüzleşme ile karakterize edilir.

2.2 Narodnik İdeoloji ve "Halka Gitme" Hareketi

Narodnizm, katı bir doktrinden ziyade, merkezinde narod (halk), yani esasen köylülüğün bulunduğu bir "ruh hali" olarak tanımlanabilir. Bu ruh halinin en somut ifadesi, 1870'lerde binlerce genç aydının okullarını ve ailelerini terk ederek köylüleri aydınlatmak ve devrime hazırlamak amacıyla kırsal bölgelere akın ettiği "Halka Gitme" kampanyası oldu.

Ancak bu yarı-dini hareket, büyük bir başarısızlıkla sonuçlandı. Aydınlar ile köylüler arasındaki derin kültürel uçurum, köylülerin genç devrimcilere şüpheyle yaklaşmasına neden oldu. Çoğu durumda, devrim propagandası yapmak için gelen bu gençler, bizzat "kurtarmak" istedikleri köylüler tarafından Çarlık polisine ihbar edildi. 1873-1879 yılları arasında yaklaşık 2.500 genç aktivistin tutuklanması, hareketin ne denli büyük bir hayal kırıklığına uğradığını göstermektedir. Tutuklananların demografik yapısı, hareketin karakterini ortaya koymaktadır: %70'i 25 yaşın altında olup, %31'i toprak soylusu ve %22'si din adamı ailelerinden geliyordu.

2.3 İç Bölünmeler ve Strateji Değişikliği

"Halka Gitme" kampanyasının başarısızlığı, Narodnik hareket içinde stratejik bir yeniden değerlendirme ve bölünme sürecini tetikledi. Bu süreçte ortaya çıkan ana fraksiyonlar ve onların örgütsel sonuçları aşağıdaki tabloda özetlenmiştir:

Fraksiyon / Organizasyon

Temel İdeoloji ve Strateji

Lavrov'un Propagandacıları

Köylülük arasında uzun vadeli, sabırlı bir propaganda ve eğitim çalışmasının gerekliliğini vurguladılar.

Bakunin'in İsyancıları

Köylüler arasında derhal ve kendiliğinden gelişecek isyanların kışkırtılması gerektiğine inandılar.

Tkaçev'in Jakobenleri

İktidarın, merkezi ve komplocu bir devrimci parti tarafından ele geçirilmesini savundular.

Zemlya i Volya (Toprak ve Özgürlük)

Bu tartışmalardan doğan ikinci ve daha disiplinli örgüt. Kitle propagandası ile terörü birleştirmeye çalıştı.

Narodnaya Volya (Halkın İradesi)

Zemlya i Volya'dan ayrılarak siyasi terörü temel strateji olarak benimseyen ve Çar II. Aleksandr'ı suikastla öldüren fraksiyon. Aleksandr Ulyanov (Lenin'in ağabeyi) da bu hareket içinde yer almış ve idam edilmiştir.

Çorniy Peredel (Kara Bölüşüm)

Terörü reddederek kitle propagandasına devam etmeyi savunan ve Georgi Plehanov önderliğindeki diğer fraksiyon. Bu grup daha sonra Marksizme evrilecektir.

2.4 Bölüm Sonucu ve Geçiş

Narodnaya Volya'nın terör stratejisinin Çar'ı öldürmesine rağmen rejimi yıkamaması ve ardından gelen yoğun baskılar, Narodnizmin çöküşünü hızlandırdı. Bu başarısızlık, Georgi Plehanov gibi kilit figürleri yeni bir devrimci teori arayışına iterek Rusya'da Marksizmin ortaya çıkışına zemin hazırladı.

3.0 Marksizmin Doğuşu ve Sosyal Demokrasinin Örgütlenmesi

3.1 Stratejik Bağlam

Rus devrimci hareketindeki en önemli dönüm noktalarından biri, köylü merkezli popülizmden proletarya odaklı Marksizme geçiştir. Bu entelektüel ve siyasal dönüşüm, bir yandan Narodnizmin pratik başarısızlığı, diğer yandan Rusya'da kapitalizmin inkâr edilemez gelişimi tarafından tetiklendi. Sanayileşme, devrimci mücadelenin yeni öznesini, yani fabrika proletaryasını yarattı ve bu yeni gerçeklik, yeni bir devrimci teori gerektiriyordu.

3.2 Marksist Düşüncenin Rusya'ya Girişi

Rus Marksizminin kökenleri, hem teorik bir kopuşa hem de yeni bir örgütsel başlangıca dayanır:

• Marx ve Engels'in Rusya'ya Bakışı: Marx ve Engels'in Rusya'ya dair görüşleri zamanla evrildi. Başlangıçta Rusya'yı "Avrupa gericiliğinin son büyük yedeği" olarak gören düşünürler, devrimci hareketin gelişmesiyle birlikte onu "Avrupa'daki devrimci eylemin öncüsü" olarak görmeye başladılar.

• Plehanov ve "Emeğin Kurtuluşu": Rus Marksizminin kurucusu olarak kabul edilen Georgi Plehanov, popülizmle olan bağlarını kopararak 1883'te Cenevre'de ilk Rus Marksist örgütü olan "Emeğin Kurtuluşu" grubunu kurdu. Bu grup, Marksist klasikleri Rusçaya çevirerek ve Narodnik teorilere karşı polemikler yürüterek yeni bir entelektüel zemin oluşturdu.

• Narodnizmin Marksist Eleştirisi: Marksistler, Narodniklerin Rusya'nın kapitalizmi atlayabileceği tezine karşı çıktılar. Vladimir Lenin, istatistiksel verileri kullanarak kaleme aldığı Rusya'da Kapitalizmin Gelişmesi adlı eserinde, köylülüğün kendi içinde zengin kulaklar ve topraksız kırsal proleterler olarak farklılaştığını gösterdi. Bu analiz, kapitalizmin dışarıdan bir dayatma değil, Rus toplumunun içsel bir gelişmesi olduğunu kanıtladı.

• İlk İdeolojik Sapmalar: Rus Marksizmi, daha en başından "Legal Marksizm" ve "Ekonomizm" gibi ideolojik akımlarla mücadele etmek zorunda kaldı. Pyotr Struve gibi "Legal Marksistler" kapitalizmin ilerici rolünü mutlaklaştırırken, "Ekonomistler" işçi mücadelesini yalnızca ekonomik taleplerle sınırlamak istiyordu. Lenin ve onun öncülük ettiği Iskra (Kıvılcım) gazetesi, bu eğilimlere karşı amansız bir ideolojik mücadele yürüttü.

3.3 RSDİP'nin Kuruluşu ve Bolşevik-Menşevik Ayrılığı

Marksist fikirlerin yayılması, ulusal ölçekte bir işçi partisinin kurulmasını gündeme getirdi. Lenin'in Petersburg'da kurduğu "İşçi Sınıfının Kurtuluşu İçin Mücadele Birliği" gibi yerel işçi çevreleri, bu sürecin öncüleri oldu.

1898'de Minsk'te yapılan Birinci Kongre ile Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi (RSDİP) resmen kurulmuş olsa da, partinin gerçek anlamda şekillenmesi ve aynı zamanda temel bölünmesini yaşaması 1903'te Brüksel ve Londra'da toplanan İkinci Parti Kongresi'nde gerçekleşti. Kongredeki temel ayrışma, parti örgütlenmesinin nasıl olması gerektiği sorusu üzerinde yaşandı. Bu tartışma, partiyi iki ana fraksiyona böldü:

Fraksiyon

Parti Örgütlenmesine Yaklaşım

Bolşevikler (Lenin)

İşçi sınıfına öncülük edecek, profesyonel devrimcilerden oluşan, sıkı disiplinli ve merkezi bir parti modelini savundular.

Menşevikler (Martov)

Parti sempatizanlarını da kapsayan, daha gevşek örgütlenmiş ve geniş tabanlı bir parti yapısını tercih ettiler.

3.4 Bölüm Sonucu ve Geçiş

RSDİP içinde Bolşevik ve Menşevik fraksiyonlarının ortaya çıkmasıyla, Rus devrimci hareketi artık örgütlü bir Marksist güce sahipti. Ancak bu yeni gücün teorileri ve stratejileri, çok geçmeden 20. yüzyılın ilk büyük devrimci ayaklanmasıyla, yani 1905 Devrimi'yle test edilecekti.

4.0 1905 Devrimi: "Büyük Prova"

4.1 Stratejik Bağlam

1905 Devrimi, Lenin'in ifadesiyle 1917'nin "büyük provası" idi. Bu ülke çapındaki ayaklanma, nihai olarak yenilgiye uğramış olsa da, Rusya'nın siyasi manzarasını kökten değiştirdi. Halkın Çar'a olan geleneksel inancını paramparça etti ve on iki yıl sonra zafere ulaşacak olan devrimci mücadele biçimlerini ve örgütlenmelerini ilk kez sahneye çıkardı.

4.2 Devrimin Katalizörleri ve Patlaması

1905'teki devrimci patlama, bir dizi birikmiş gerilimin ve tetikleyici olayın sonucuydu:

1. Rus-Japon Savaşı (1904-1905): Rusya'nın Uzak Doğu'da emperyalist hedeflerle başlattığı savaş, küçük bir Asya ülkesi olan Japonya karşısında aldığı aşağılayıcı bir yenilgiyle sonuçlandı. Bu yenilgi, Çarlık rejimini halkın gözünde tamamen itibarsızlaştırdı, ekonomik zorlukları derinleştirdi ve devrimci bir durum yarattı. Bolşevikler, bu savaşta "devrimci yenilgicilik" tavrını benimseyerek kendi hükümetlerinin yenilgisini savundular.

2. "Zubatov Sosyalizmi": Çarlık polisinin, işçi hareketini kontrol altında tutmak amacıyla kurdurduğu "polis sendikaları" denemesi, kısa sürede kontrolden çıkarak gerçek grevlere ve taleplere sahne oldu. Bu başarısız girişim, devletin işçi sınıfı üzerindeki kontrolünü kaybettiğinin bir göstergesiydi.

3. Kanlı Pazar (Bloody Sunday): 9 Ocak 1905'te, Rahip Gapon önderliğindeki on binlerce silahsız işçi, Çar'a bir dilekçe sunmak üzere Kışlık Saray'a yürüdü. Çar'ın askerlerinin bu barışçıl kalabalığın üzerine ateş açarak binden fazla insanı katletmesi, "Kanlı Pazar" olarak tarihe geçti. Bu katliam, halkın "iyi kalpli Çar Baba" efsanesini paramparça etti ve Çar II. Nikola’ya "Kasap Nikola" lakabını kazandırdı. Bu olay, imparatorluk genelinde kitlesel grevleri, köylü isyanlarını ve askeri ayaklanmaları tetikleyen psikolojik bir kırılma anı oldu.

4.3 Devrimin Zirvesi ve Sonuçları

Kanlı Pazar'ın ardından devrim dalgası tüm ülkeye yayıldı ve yeni mücadele biçimleri ortaya çıkardı:

• Sovyetlerin Doğuşu: Ekim 1905'teki genel grev sırasında, işçiler grevleri koordine etmek ve kendi yönetim organlarını oluşturmak amacıyla kendiliğinden "Sovyetler" (Konseyler) kurdular. Bu işçi temsilcileri meclisleri, kısa sürede grev komitelerinin ötesine geçerek birer iktidar organı haline geldiler.

• Moskova Ayaklanması: Devrimin doruk noktası, Aralık 1905'te Moskova'da gerçekleşen silahlı ayaklanma oldu. Bolşeviklerin öncülük ettiği bu ayaklanma, Çarlık birlikleri tarafından kanlı bir şekilde bastırıldı.

• Çarlık Rejiminin Tavizleri ve Baskısı: Rejim, devrime ikili bir yanıt verdi. Bir yandan, Devlet Duması'nın (bir tür danışma meclisi) kurulması gibi sınırlı siyasi tavizler verdi. Diğer yandan, Başbakan Stolipin önderliğinde "Stolipin Reaksiyonu" olarak bilinen acımasız bir baskı ve terör dönemi başlattı. Binlerce devrimci idam edildi veya sürgüne gönderildi.

• Devrimin Mirası: Yenilgiye rağmen 1905 Devrimi, devrimci hareket için paha biçilmez dersler bıraktı. Bu "prova":

    ◦ Sanayi proletaryasının devrimdeki öncü rolünü kanıtladı.

    ◦ Sovyet'i, kitlelerin yaratıcılığından doğan yeni ve özgün bir devrimci örgütlenme biçimi olarak ortaya çıkardı.

    ◦ Kitle grevleri ve silahlı mücadele konusunda devrimcilere somut bir deneyim kazandırdı.

4.4 Bölüm Sonucu ve Geçiş

1905 Devrimi yenilgiye uğrasa da Çarlık rejimine ölümcül bir darbe vurdu ve devrimci hareketi nihai hesaplaşma için gerekli araçlar ve deneyimlerle donattı. Bunu, yeni bir devrimci yükselişten önce bir gericilik ve yeniden toparlanma dönemi izleyecekti.

5.0 1917: İktidara Giden Yol

5.1 Stratejik Bağlam

1917 yılı, on yıllardır süren devrimci mücadelenin doruk noktası oldu. Birinci Dünya Savaşı, Rus toplumunu kırılma noktasına getiren son katalizör işlevi gördü. Savaşın yarattığı kaos, Çarlığı devirirken, ülkeyi burjuva Geçici Hükümet ile işçi ve asker Sovyetleri arasında bölünmüş bir "ikili iktidar" durumuna soktu. Lenin'in liderliğindeki Bolşevik Partisi, bu tarihsel krizi proletarya lehine çözmek için stratejik olarak en hazırlıklı güçtü.

5.2 Şubat Devrimi ve İkili İktidarın Kuruluşu

Çarlık monarşisi, savaşın yarattığı muazzam basınç altında çöktü ve yerini benzersiz bir siyasi boşluğa bıraktı:

• Birinci Dünya Savaşı'nın Etkisi: Savaş, Rusya'nın tüm toplumsal karşıtlıklarını son haddine kadar keskinleştirdi ve çelişki formuna büründürdü. Milyonlarca can kaybı, ekonomik çöküş, açlık ve Rasputin skandalıyla simgelenen saraydaki yozlaşma, monarşinin meşruiyetini tamamen ortadan kaldırdı.

• Monarşinin Yıkılışı: Şubat 1917'de Petrograd'daki kadın tekstil işçilerinin başlattığı grev ve gösteriler, kısa sürede kentteki asker garnizonunun da isyana katılmasıyla bir devrime dönüştü. Ordu desteğini kaybeden Çar II. Nikola tahttan çekilmek zorunda kaldı ve 300 yıllık Romanov hanedanlığı sona erdi.

• İkili İktidar: Çarın devrilmesinin ardından ortaya son derece istikrarsız bir yapı çıktı. Resmi otorite, liberal ve ılımlı sosyalistlerden oluşan burjuva nitelikli Geçici Hükümet'in elindeydi. Ancak sokaktaki, fabrikadaki ve kışladaki gerçek güç, işçilerin ve askerlerin kendi seçtikleri temsilcilerden oluşan Petrograd Sovyeti'nin elinde toplanıyordu. Bu iki iktidar odağının bir arada varlığı, ülkeyi sürekli bir kriz içinde tutuyordu.

5.3 Bolşevik Stratejisinin Yeniden Şekillenmesi

Sürgünden dönen Lenin'in müdahalesi, Bolşevik Partisi'nin stratejisinde radikal bir değişime yol açtı:

• Lenin'in Nisan Tezleri: Lenin, Rusya'ya döner dönmez yayımladığı ünlü "Nisan Tezleri" ile partisinin yeni yol haritasını çizdi. Bu tezlerin temel noktaları şunlardı: Emperyalist savaşa derhal son verilmesi, Geçici Hükümet'e hiçbir destek verilmemesi ve "Bütün İktidar Sovyetlere!" sloganı altında gücün tamamen işçi ve asker konseylerine devredilmesi. Bu, bazı Bolşevik liderlerin başlangıçtaki daha temkinli "bekle-gör" politikasından keskin bir kopuş anlamına geliyordu.

• Temmuz Günleri ve Baskı: Temmuz ayında Petrograd'da gerçekleşen ve Bolşeviklerin zamansız bulduğu kitlesel gösteriler, Geçici Hükümet tarafından bastırıldı. Bu olayların ardından Bolşeviklere yönelik bir baskı kampanyası başlatıldı, partinin önde gelenleri tutuklandı ve Lenin Finlandiya'da gizlenmek zorunda kaldı.

• Kornilov Darbesi: Ağustos 1917'de Ordu Başkomutanı General Kornilov'un, devrimi ezmek ve askeri bir diktatörlük kurmak amacıyla Petrograd üzerine yürümesi, siyasi dengeleri tamamen değiştirdi. Geçici Hükümet çaresiz kalırken, Petrograd'ın savunmasını örgütlemede başı çeken Bolşevikler oldu. Darbenin başarısızlığa uğratılmasında oynadıkları kilit rol, Bolşeviklerin halk ve özellikle Sovyetler nezdindeki popülaritesini ve etkisini muazzam derecede artırdı.

5.4 Ekim Devrimi ve İktidarın Alınışı

Kornilov darbesinin püskürtülmesinin ardından Bolşevikler, iktidarı almak için hazırlıklara başladılar:

• Sovyetlerde Bolşevik Çoğunluk: Sonbahara gelindiğinde, Bolşevikler Petrograd ve Moskova gibi kilit şehirlerin Sovyetlerinde çoğunluğu kazanmışlardı. Bu, "Bütün İktidar Sovyetlere!" sloganının artık "Bütün İktidar Bolşevik Partisine!" anlamına geldiği bir siyasi zemin yaratıyordu.

• Ayaklanmanın Örgütlenmesi: İktidarın silahlı bir ayaklanmayla alınması kararı, Bolşevik Partisi Merkez Komitesi'nde alındı. Ayaklanmanın askeri-teknik hazırlıkları, Troçki'nin başkanlığındaki Petrograd Sovyeti Askeri Devrimci Komitesi tarafından yürütüldü.

• İktidarın Devri: 24-25 Ekim gecesi, Askeri Devrimci Komite'ye bağlı birlikler, Petrograd'daki postaneler, tren istasyonları, telefon santralleri gibi stratejik noktaları kansız bir şekilde ele geçirdiler. Ertesi gün Geçici Hükümet'in sığındığı Kışlık Saray'ın alınmasıyla devrim tamamlandı. Lenin, o gece bir kanun kaçağı olarak gizlice Smolniy Enstitüsü'ne geldi. Başına bir peruk, yüzüne bir mendil ve üzerine eski bir kasket geçirerek kılık değiştirmişti; nöbetçiler onu tanımayınca içeri girmesine izin vermediler. Ancak Troçki ve Stalin'in araya girmesiyle, bir gün sonra Halk Komiserleri Konseyi'nin başkanı olarak çıkacağı binaya girebildi.

• Sovyetlerin İkinci Kongresi: İktidarın alınması, o sırada toplanmakta olan Tüm Rusya Sovyetleri İkinci Kongresi tarafından meşrulaştırıldı. Kongre, Lenin'in kaleme aldığı tarihi Barış Kararnamesi ve Toprak Kararnamesi'ni kabul etti ve Lenin'in başkanlığında Halk Komiserleri Konseyi'ni (Sovnarkom) yeni hükümet olarak ilan etti.

5.5 Bölüm Sonucu ve Geçiş

Ekim ayında iktidarın başarıyla alınması, Rus devrimci hareketinin zaferini simgeliyordu. Ancak bu zafer, yeni Sovyet hükümetini derhal içeride karşı-devrim, dışarıda ise emperyalist müdahale gibi devasa zorluklarla yüz yüze bıraktı ve ülkeyi kanlı bir iç savaşa sürükledi.

6.0 Sonuç: Rus Devrimci Hareketinin Mirası

6.1 Hareketin Evrimi

Rus devrimci hareketinin tarihi, 19. yüzyılın ortalarından 1917'ye uzanan uzun ve karmaşık bir evrim sürecidir. Bu süreç, köylülere dayanan idealist ama temelsiz Narodnik popülizminden başladı; teorik ve örgütsel savaşların ortasında, Marksist temellere dayanan disiplinli bir proletarya partisinin doğuşuna tanıklık etti. Nihayetinde bu hareket, 1905 Devrimi'nin "büyük provasında" ve 1917'nin nihai zaferinde pratik sınavını vererek, yalnızca Rusya'nın değil, tüm dünya tarihinin akışını değiştiren bir güce dönüştü.

6.2 Temel Çıkarımlar

Bu tarihsel süreçten damıtılabilecek temel dersler ve hareketin tarihsel önemi şu şekilde özetlenebilir:

1. Proletaryanın Öncü Rolü: Hareketin nihai başarısı, popülistlerin köylülüğe olan inancının aksine, Marksist teorinin sanayi proletaryasını öncü devrimci sınıf olarak tanımlayan tezini tarihsel olarak doğruladı.

2. Sovyet İktidar Biçimi: 1905 ve 1917'de kitlelerin doğrudan ve kendiliğinden eylemiyle ortaya çıkan Sovyet (konsey), tarihin sahnesine parlamenter demokrasiden farklı, yeni bir devlet ve iktidar biçimi çıkardı.

3. Devrimci Partinin Gerekliliği: 1917'nin başarısını 1905'in yenilgisinden ve diğer kendiliğinden halk ayaklanmalarından ayıran belirleyici faktör, Bolşevik Partisi'nin varlığıydı. Merkezi, disiplinli ve sağlam bir teorik temele sahip bir siyasi partinin, devrimci bir durumda kitlelerin enerjisini zafere taşıyacak yegâne araç olduğu kanıtlandı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Google hesabıyla yorum yapmak istemiyorsanız, yorum yazmadan önce Ad/Url seçeneğinde, sadece ad kısmını doldurabilirsiniz.

[MAR] YOUTUBE KANALI

LİDER

Karl Marx - Kapital

Kısa Sovyet Film ve Belgeseller [Türkçe]