1. Doğan her çocuk,
ebeveynlerinin sosyal durumundan bağımsız olarak, bedensel bütünlüğünün
korunması ve geliştirilmesi için ve ileride yaşamı tehdit edebilecek etkenlere
karşı mücadele edebilmesi için uygun yaşam koşullarının sağlanması hakkına
sahiptir.
2. Çocuğun sağlığının
korunması için gerekli yaşam koşullarını sağlamak ebeveynlerin, tüm toplumun ve
devletin sorumluluğundadır. Her bir unsurla ve bu unsurların birbirleriyle
ilişkileriyle ilgili düzenlemeler ilgili yasal kurumlar tarafından
yapılacaktır.
3. Yaşından bağımsız olarak
her çocuk ayrı bir bireydir, hiçbir koşulda ebeveynlerinin, toplumun veya
devletin mülkiyeti olarak görülemez, davranılamaz.
4. Her çocuğun kendine en
yakın eğitmenlerini seçme hakkı vardır, buna kendisine kötü bir eğitim
veriyorlarsa ebeveynlerinden ayrılma hakkı da dâhildir. Çocuğun ailesinden
ayrılma hakkı herhangi bir yaşında geçerlidir, toplumun ve devletin bu durumda
çocuğun maddi koşullarının kötüleşmeyeceğini garanti etmesi gereklidir.
5. Her çocuğun kendi
bireyselliğine göre eğitim alma ve yetiştirilme hakkı vardır. Bu hakkın
gerçekleştirilmesi, uyumlu bir gelişim gösterebilmesi için kendi doğası ve
kişiliğine en uygun koşulların sağlandığı eğitim ve yetiştirme kurumlarının
sunulması ile mümkün olacaktır.
6. Hiçbir çocuk şiddet veya
zorla bir eğitim kurumuna gitmeye zorlanamaz. Her aşamada çocuğun özgürce
eğitimi ve yetiştirilmesi konusunda karar vermesi desteklenmelidir. Her çocuk
kendi bireyselliği ile çelişen bir eğitimi reddetme hakkına sahiptir.
7. Her çocuk mümkün olan en
erken yaştan itibaren, kendi becerileri ölçüsünde gerekli toplumsal çalışmanın
içinde yer almalıdır. Bu çalışma, çocuğun ruh sağlığını ya da zihinsel
gelişimini olumsuz etkileyecek koşullarda değil, eğitim sisteminin bir unsuru
olarak ele alınmalıdır. Kamusal üretime katılmak çocuğun en önemli haklarından
birini gerçekleştirmesini sağlar; bu hak çocuğun kendini bir asalak gibi
hissetmemesi ve hayatın üretiminde etkin bir rol oynaması, varlığının sadece
gelecek için değil bugün için de bir toplumsal değer olduğunu hissetmesidir.
8. Her yaşta çocuk, haklar
ve özgürlükler açısından yetişkinlerle eşit konumdadır.
9. Özgürlük, fiziksel ve
ruhsal gelişmeyi ketlemeyen ve başkalarına zarar vermeyen herhangi bir şeyi
yapabilmektir. Bu sayede, her çocuk, kendi fiziksel ve ruhsal gelişiminin
gerekleri ve toplumun diğer üyelerinin haklarını kullanmasını tehlikeye
sokmamak dışında, doğal haklarını kullanabilir.
10. Her çocuk toplumun
bütününe zarar veren koşulları ortadan kaldırmak üzere diğer çocuklarla veya
yetişkinlerle etkileşime geçme hakkına sahiptir.
11. Her çocuğa kendi
yaşamları ve konumları ile ilgili düzenlemelere katılma hakkı verilmelidir.
12. Hiç kimse, aile,
toplum veya devlet, çocuğu herhangi bir dinin öğretilmesine veya ritüellerini
uygulamaya zorlayamaz, dini eğitim tamamen özgür olmalıdır.
13. Hiçbir çocuk,
başkalarının haklarına zarar vermediği sürece görüşlerini açıklamaktan
alıkonulamaz.
14. Her çocuk, zihinsel
becerileri ölçüsünde, yetişkinlerin olduğu kadar görüşlerini özgürce yazılı ve
sözlü olarak ifade etme hakkına sahiptir.
15. Her çocuk diğer
çocuklarla veya yetişkinlerle örgütler, dernekler veya başka türde sosyal
bağlar kurma hakkına sahiptir. Bu hak çocuğun yüksek yararını gözetmeli,
bedensel ve zihinsel gelişimi ile uyumlu olmalıdır.
16. Hiçbir çocuk
cezalandırılamaz, tutuklanamaz. Çocukların yaptığı ihlaller ve hatalarda, uygun
eğitim kurumlarında ıslah yoluna gidilmeli, baskıcı yöntemler ve cezalar
kullanılmamalıdır.
17. Toplum ve devlet,
yukarıda yazılı tüm çocuk haklarını, herhangi bir saldırıya karşı korumalı ve
herkesi genç kuşağa karşı olan sorumluluklarını yerine getirmeye sevk
etmelidir.
Kaynak: Almanca’ya
1922’de çevrilen metin İngilizce’ye 1992’de çevrilmiştir. Almancası şu adreste:
https://portal.dnb.de/bookviewer/view/1125648988#page/42/mode/1up
Okunmasını önerdiğimiz ve
Bildirge’nin Türkçesinin yer aldığı yazı şu adreste:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Google hesabıyla yorum yapmak istemiyorsanız, yorum yazmadan önce Ad/Url seçeneğinde, sadece ad kısmını doldurabilirsiniz.