MAR
1.0
Devrimin Kökleri: 19. Yüzyıl Rusya'sında Toplumsal ve İdeolojik Zemin
1.1
Stratejik Bağlam
Rus
devrimci hareketini ve nihayetinde 1917'de ulaştığı zirveyi anlamak, 19. yüzyıl
Çarlık Rusyası'nın benzersiz sosyo-ekonomik ve ideolojik dokusunu derinlemesine
analiz etmeyi gerektirir. Avrupa'nın geri kalanından belirgin şekilde ayrışan
bu yapı, tarımsal geri kalmışlık, serflik kurumunun katılığı ve bu karşıtlıklar
zemininde filizlenen erken dönem entelektüel akımlarla şekillenmiştir. Bu temel
unsurlar, Rus toplumunun kalbinde yatan ve devrimci hareketin üzerine inşa
edileceği derin karşıtlıkları yaratmış, onu hem kaçınılmaz hem de kendine özgü
kılmıştır.
1.2
Rus Toplumunun Yapısal Özellikleri
Çarlık
Rusyası'nın toplumsal yapısı, devrimci hareketin doğasını belirleyen temel
özelliklere sahipti. Bu yapı, hem ekonomik verimsizlikleri hem de derin sosyal eşitsizlikleri
ve adaletsizlikleri barındırıyordu:
• Tarımsal
Geri Kalmışlık: Rusya'nın ekonomik temeli olan tarım, kronik bir
verimsizlik içindeydi. Avrupa'da bire on oranına varan verimlilik karşısında
Rusya'da ekilen tohumdan bire üç oranında ürün alınıyordu. Kısa tarım sezonu,
emeğin yoğunlaşmasını ve kolektif bir sosyal organizasyonu zorunlu kılıyor, bu
da bireysel girişimden çok komünal yapıları ön plana çıkarıyordu.
• Köylü
Komünü (Mir): Tarımsal üretimin temel öznesi, mir veya obşina olarak
bilinen köylü komünüydü. Bu yapı, toprağın periyodik olarak yeniden
dağıtılmasından ve kolektif emeğin örgütlenmesinden sorumluydu. Komün, köyün
tüm yaşamını düzenleyen, hem bir dayanışma hem de bir kontrol mekanizması
olarak işlev görüyordu.
• Serflik
Kurumu: Rus toplumunun en belirgin ve en acımasız kurumu serflikti.
Toprak sahibi soylular (dvoriane), yalnızca toprağın değil, aynı zamanda
üzerinde yaşayan serflerin de sahibiydi. Serflerin evlilikleri, işleri ve
kişisel yaşamları tamamen efendilerinin kontrolü altındaydı. Bu sistem, kendi
içinde paradokslar da barındırıyordu. Örneğin, serf statüsündeki Mozorov veya
Shipov gibi girişimciler, ticaret yoluyla büyük servetler biriktirmiş olsalar
dahi, hukuken efendilerinin mülkü olmaya devam ediyorlardı. Bu durum, mülkiyet
ve özgürlük arasındaki derin karşıtlığı gözler önüne seriyordu.
1.3
Erken Dönem İdeolojik ve Siyasal Hareketler
Çarlık
rejiminin mutlakiyetçi yapısı, 19. yüzyıl boyunca çeşitli ideolojik ve siyasal
meydan okumalarla karşılaştı. Bu erken dönem hareketler, daha sonraki devrimci
dalgaların habercisi niteliğindeydi:
1. Aydınlanma
Etkisi ve Sınırları: Fransız Aydınlanması'nın fikirleri, Çariçe
Katerina döneminde Rusya'ya ulaşmış ancak filtrelenmiş ve sınırlı bir etki
yaratmıştır. Rus düşünürleri, Fransız materyalizminden çok, ahlaki ve akıl dışı
temaları ön plana çıkaran Alman felsefesine yönelme eğilimi göstermişlerdir.
Yakov Pavloviç Kozelski gibi isimler, aklı ve deneyi vurgularken bile ahlakı
duyarlılıkla temellendirmeyi tercih etmişlerdir.
2. Eski
Müminlerin Rolü: Rus Ortodoks Kilisesi'ndeki reformlara karşı çıkan
"Eski Müminler", popüler radikal ideolojinin en önemli kaynaklarından
birini oluşturmuştur. Toplumdaki geleneksel yerlerini yitiren bu gruplar,
Avrupa'daki Protestanlığa benzer bir şekilde, erken dönem ticaret ve sanayinin
gelişiminde önemli bir rol oynamış ve devlet karşıtı bir damar
oluşturmuşlardır.
3. Dekabrist
Ayaklanması: Çar I. Aleksandr'ın ölümünün ardından yaşanan siyasi
kriz, "Kurtuluş Birliği" gibi gizli örgütlere mensup genç subaylar
için bir fırsat penceresi aralamıştır. Bu subayların, yeni Çar Nikola'ya biat
etmeyi reddederek başlattıkları Dekabrist Ayaklanması, askeri olarak ezilmiş
olsa da Rus devrimci geleneğinin başlangıç noktası olarak tarihe geçmiştir.
4. Büyük
Köylü İsyanları: Rusya, uzun bir köylü isyanları tarihine sahipti.
Bunların en büyüğü olan Yemelyan Pugaçev isyanı (1773-1774), serfleri, Don
Kazaklarını ve Eski Müminleri ortak bir bayrak altında birleştirmişti.
Pugaçev'in ordusu tüm güneydoğu Rusya'yı kontrol altına almış olsa da, bu isyan
da öncekiler gibi Çarlık ordusu tarafından vahşice bastırılmıştır.
1.4
Bölüm Sonucu ve Geçiş
Bu
derin toplumsal karşıtlıklar, bastırılmış isyanlar ve filizlenen radikal
fikirler, 19. yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkacak olan örgütlü devrimci
hareket için verimli bir zemin hazırladı ve Rusya'ya özgü popülist
ideolojilerin doğuşuna yol açtı.
2.0
Narodnizm: Rus Popülizminin Yükselişi ve Dönüşümü
2.1
Stratejik Bağlam
Narodnizm
(Popülizm), Rusya'daki ilk büyük ölçekli ve örgütlü devrimci akım olarak ortaya
çıktı. Bu ideoloji, Rusya'nın kapitalizmi atlayarak doğrudan köylü komünü (mir)
temelinde bir sosyalizm inşa edebileceği inancına dayanıyordu. Bu dönem, genç
aydınların idealist coşkusu, hareketin stratejisine yönelik hararetli
tartışmalar ve nihayetinde Rus köylülüğünün somut gerçekliğiyle trajik bir
yüzleşme ile karakterize edilir.
2.2
Narodnik İdeoloji ve "Halka Gitme" Hareketi
Narodnizm,
katı bir doktrinden ziyade, merkezinde narod (halk), yani
esasen köylülüğün bulunduğu bir "ruh hali" olarak tanımlanabilir. Bu
ruh halinin en somut ifadesi, 1870'lerde binlerce genç aydının okullarını ve
ailelerini terk ederek köylüleri aydınlatmak ve devrime hazırlamak amacıyla kırsal
bölgelere akın ettiği "Halka Gitme" kampanyası oldu.
Ancak
bu yarı-dini hareket, büyük bir başarısızlıkla sonuçlandı. Aydınlar ile
köylüler arasındaki derin kültürel uçurum, köylülerin genç devrimcilere
şüpheyle yaklaşmasına neden oldu. Çoğu durumda, devrim propagandası yapmak için
gelen bu gençler, bizzat "kurtarmak" istedikleri köylüler tarafından
Çarlık polisine ihbar edildi. 1873-1879 yılları arasında yaklaşık 2.500 genç
aktivistin tutuklanması, hareketin ne denli büyük bir hayal kırıklığına
uğradığını göstermektedir. Tutuklananların demografik yapısı, hareketin
karakterini ortaya koymaktadır: %70'i 25 yaşın altında olup, %31'i toprak
soylusu ve %22'si din adamı ailelerinden geliyordu.
2.3
İç Bölünmeler ve Strateji Değişikliği
"Halka
Gitme" kampanyasının başarısızlığı, Narodnik hareket içinde stratejik bir
yeniden değerlendirme ve bölünme sürecini tetikledi. Bu süreçte ortaya çıkan
ana fraksiyonlar ve onların örgütsel sonuçları aşağıdaki tabloda özetlenmiştir:
Fraksiyon
/ Organizasyon |
Temel
İdeoloji ve Strateji |
Lavrov'un
Propagandacıları |
Köylülük
arasında uzun vadeli, sabırlı bir propaganda ve eğitim çalışmasının
gerekliliğini vurguladılar. |
Bakunin'in
İsyancıları |
Köylüler
arasında derhal ve kendiliğinden gelişecek isyanların kışkırtılması
gerektiğine inandılar. |
Tkaçev'in
Jakobenleri |
İktidarın,
merkezi ve komplocu bir devrimci parti tarafından ele geçirilmesini
savundular. |
Zemlya
i Volya (Toprak ve Özgürlük) |
Bu
tartışmalardan doğan ikinci ve daha disiplinli örgüt. Kitle propagandası ile
terörü birleştirmeye çalıştı. |
Narodnaya
Volya (Halkın İradesi) |
Zemlya
i Volya'dan ayrılarak siyasi terörü temel strateji olarak
benimseyen ve Çar II. Aleksandr'ı suikastla öldüren fraksiyon. Aleksandr
Ulyanov (Lenin'in ağabeyi) da bu hareket içinde yer almış ve idam edilmiştir. |
Çorniy
Peredel (Kara Bölüşüm) |
Terörü
reddederek kitle propagandasına devam etmeyi savunan ve Georgi Plehanov
önderliğindeki diğer fraksiyon. Bu grup daha sonra Marksizme evrilecektir. |
2.4
Bölüm Sonucu ve Geçiş
Narodnaya
Volya'nın terör
stratejisinin Çar'ı öldürmesine rağmen rejimi yıkamaması ve ardından gelen
yoğun baskılar, Narodnizmin çöküşünü hızlandırdı. Bu başarısızlık, Georgi
Plehanov gibi kilit figürleri yeni bir devrimci teori arayışına iterek Rusya'da
Marksizmin ortaya çıkışına zemin hazırladı.
3.0
Marksizmin Doğuşu ve Sosyal Demokrasinin Örgütlenmesi
3.1
Stratejik Bağlam
Rus
devrimci hareketindeki en önemli dönüm noktalarından biri, köylü merkezli
popülizmden proletarya odaklı Marksizme geçiştir. Bu entelektüel ve siyasal
dönüşüm, bir yandan Narodnizmin pratik başarısızlığı, diğer yandan Rusya'da
kapitalizmin inkâr edilemez gelişimi tarafından tetiklendi. Sanayileşme,
devrimci mücadelenin yeni öznesini, yani fabrika proletaryasını yarattı ve bu
yeni gerçeklik, yeni bir devrimci teori gerektiriyordu.
3.2
Marksist Düşüncenin Rusya'ya Girişi
Rus
Marksizminin kökenleri, hem teorik bir kopuşa hem de yeni bir örgütsel
başlangıca dayanır:
• Marx
ve Engels'in Rusya'ya Bakışı: Marx ve Engels'in Rusya'ya dair
görüşleri zamanla evrildi. Başlangıçta Rusya'yı "Avrupa gericiliğinin son
büyük yedeği" olarak gören düşünürler, devrimci hareketin gelişmesiyle
birlikte onu "Avrupa'daki devrimci eylemin öncüsü" olarak görmeye
başladılar.
• Plehanov
ve "Emeğin Kurtuluşu": Rus Marksizminin kurucusu olarak
kabul edilen Georgi Plehanov, popülizmle olan bağlarını kopararak 1883'te
Cenevre'de ilk Rus Marksist örgütü olan "Emeğin Kurtuluşu" grubunu
kurdu. Bu grup, Marksist klasikleri Rusçaya çevirerek ve Narodnik teorilere
karşı polemikler yürüterek yeni bir entelektüel zemin oluşturdu.
• Narodnizmin
Marksist Eleştirisi: Marksistler, Narodniklerin Rusya'nın kapitalizmi
atlayabileceği tezine karşı çıktılar. Vladimir Lenin, istatistiksel verileri
kullanarak kaleme aldığı Rusya'da Kapitalizmin Gelişmesi adlı
eserinde, köylülüğün kendi içinde zengin kulaklar ve
topraksız kırsal proleterler olarak farklılaştığını gösterdi.
Bu analiz, kapitalizmin dışarıdan bir dayatma değil, Rus toplumunun içsel bir
gelişmesi olduğunu kanıtladı.
• İlk
İdeolojik Sapmalar: Rus Marksizmi, daha en başından "Legal
Marksizm" ve "Ekonomizm" gibi ideolojik akımlarla mücadele etmek
zorunda kaldı. Pyotr Struve gibi "Legal Marksistler" kapitalizmin
ilerici rolünü mutlaklaştırırken, "Ekonomistler" işçi mücadelesini
yalnızca ekonomik taleplerle sınırlamak istiyordu. Lenin ve onun öncülük
ettiği Iskra (Kıvılcım) gazetesi, bu eğilimlere karşı amansız
bir ideolojik mücadele yürüttü.
3.3
RSDİP'nin Kuruluşu ve Bolşevik-Menşevik Ayrılığı
Marksist
fikirlerin yayılması, ulusal ölçekte bir işçi partisinin kurulmasını gündeme
getirdi. Lenin'in Petersburg'da kurduğu "İşçi Sınıfının Kurtuluşu İçin
Mücadele Birliği" gibi yerel işçi çevreleri, bu sürecin öncüleri oldu.
1898'de
Minsk'te yapılan Birinci Kongre ile Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi (RSDİP)
resmen kurulmuş olsa da, partinin gerçek anlamda şekillenmesi ve aynı zamanda
temel bölünmesini yaşaması 1903'te Brüksel ve Londra'da toplanan İkinci Parti
Kongresi'nde gerçekleşti. Kongredeki temel ayrışma, parti örgütlenmesinin nasıl
olması gerektiği sorusu üzerinde yaşandı. Bu tartışma, partiyi iki ana
fraksiyona böldü:
Fraksiyon |
Parti
Örgütlenmesine Yaklaşım |
Bolşevikler
(Lenin) |
İşçi
sınıfına öncülük edecek, profesyonel devrimcilerden oluşan, sıkı disiplinli
ve merkezi bir parti modelini savundular. |
Menşevikler
(Martov) |
Parti
sempatizanlarını da kapsayan, daha gevşek örgütlenmiş ve geniş tabanlı bir
parti yapısını tercih ettiler. |
3.4
Bölüm Sonucu ve Geçiş
RSDİP
içinde Bolşevik ve Menşevik fraksiyonlarının ortaya çıkmasıyla, Rus devrimci
hareketi artık örgütlü bir Marksist güce sahipti. Ancak bu yeni gücün teorileri
ve stratejileri, çok geçmeden 20. yüzyılın ilk büyük devrimci ayaklanmasıyla,
yani 1905 Devrimi'yle test edilecekti.
4.0
1905 Devrimi: "Büyük Prova"
4.1
Stratejik Bağlam
1905
Devrimi, Lenin'in ifadesiyle 1917'nin "büyük provası" idi. Bu ülke
çapındaki ayaklanma, nihai olarak yenilgiye uğramış olsa da, Rusya'nın siyasi
manzarasını kökten değiştirdi. Halkın Çar'a olan geleneksel inancını paramparça
etti ve on iki yıl sonra zafere ulaşacak olan devrimci mücadele biçimlerini ve
örgütlenmelerini ilk kez sahneye çıkardı.
4.2
Devrimin Katalizörleri ve Patlaması
1905'teki
devrimci patlama, bir dizi birikmiş gerilimin ve tetikleyici olayın sonucuydu:
1. Rus-Japon
Savaşı (1904-1905): Rusya'nın Uzak Doğu'da emperyalist hedeflerle
başlattığı savaş, küçük bir Asya ülkesi olan Japonya karşısında aldığı
aşağılayıcı bir yenilgiyle sonuçlandı. Bu yenilgi, Çarlık rejimini halkın
gözünde tamamen itibarsızlaştırdı, ekonomik zorlukları derinleştirdi ve
devrimci bir durum yarattı. Bolşevikler, bu savaşta "devrimci
yenilgicilik" tavrını benimseyerek kendi hükümetlerinin yenilgisini
savundular.
2. "Zubatov
Sosyalizmi": Çarlık polisinin, işçi hareketini kontrol altında
tutmak amacıyla kurdurduğu "polis sendikaları" denemesi, kısa sürede
kontrolden çıkarak gerçek grevlere ve taleplere sahne oldu. Bu başarısız
girişim, devletin işçi sınıfı üzerindeki kontrolünü kaybettiğinin bir
göstergesiydi.
3. Kanlı
Pazar (Bloody Sunday): 9 Ocak 1905'te, Rahip Gapon önderliğindeki on
binlerce silahsız işçi, Çar'a bir dilekçe sunmak üzere Kışlık Saray'a yürüdü.
Çar'ın askerlerinin bu barışçıl kalabalığın üzerine ateş açarak binden fazla
insanı katletmesi, "Kanlı Pazar" olarak tarihe geçti. Bu katliam,
halkın "iyi kalpli Çar Baba" efsanesini paramparça etti ve Çar II.
Nikola’ya "Kasap Nikola" lakabını kazandırdı. Bu olay, imparatorluk
genelinde kitlesel grevleri, köylü isyanlarını ve askeri ayaklanmaları tetikleyen
psikolojik bir kırılma anı oldu.
4.3
Devrimin Zirvesi ve Sonuçları
Kanlı
Pazar'ın ardından devrim dalgası tüm ülkeye yayıldı ve yeni mücadele biçimleri
ortaya çıkardı:
• Sovyetlerin
Doğuşu: Ekim 1905'teki genel grev sırasında, işçiler grevleri koordine
etmek ve kendi yönetim organlarını oluşturmak amacıyla kendiliğinden
"Sovyetler" (Konseyler) kurdular. Bu işçi temsilcileri meclisleri,
kısa sürede grev komitelerinin ötesine geçerek birer iktidar organı haline
geldiler.
• Moskova
Ayaklanması: Devrimin doruk noktası, Aralık 1905'te Moskova'da
gerçekleşen silahlı ayaklanma oldu. Bolşeviklerin öncülük ettiği bu ayaklanma,
Çarlık birlikleri tarafından kanlı bir şekilde bastırıldı.
• Çarlık
Rejiminin Tavizleri ve Baskısı: Rejim, devrime ikili bir yanıt verdi.
Bir yandan, Devlet Duması'nın (bir tür danışma meclisi) kurulması
gibi sınırlı siyasi tavizler verdi. Diğer yandan, Başbakan Stolipin
önderliğinde "Stolipin Reaksiyonu" olarak bilinen acımasız bir baskı
ve terör dönemi başlattı. Binlerce devrimci idam edildi veya sürgüne
gönderildi.
• Devrimin
Mirası: Yenilgiye rağmen 1905 Devrimi, devrimci hareket için paha
biçilmez dersler bıraktı. Bu "prova":
◦ Sanayi
proletaryasının devrimdeki öncü rolünü kanıtladı.
◦ Sovyet'i,
kitlelerin yaratıcılığından doğan yeni ve özgün bir devrimci örgütlenme biçimi
olarak ortaya çıkardı.
◦ Kitle
grevleri ve silahlı mücadele konusunda devrimcilere somut bir deneyim
kazandırdı.
4.4
Bölüm Sonucu ve Geçiş
1905
Devrimi yenilgiye uğrasa da Çarlık rejimine ölümcül bir darbe vurdu ve devrimci
hareketi nihai hesaplaşma için gerekli araçlar ve deneyimlerle donattı. Bunu,
yeni bir devrimci yükselişten önce bir gericilik ve yeniden toparlanma dönemi
izleyecekti.
5.0
1917: İktidara Giden Yol
5.1
Stratejik Bağlam
1917
yılı, on yıllardır süren devrimci mücadelenin doruk noktası oldu. Birinci Dünya
Savaşı, Rus toplumunu kırılma noktasına getiren son katalizör işlevi gördü.
Savaşın yarattığı kaos, Çarlığı devirirken, ülkeyi burjuva Geçici Hükümet ile
işçi ve asker Sovyetleri arasında bölünmüş bir "ikili iktidar"
durumuna soktu. Lenin'in liderliğindeki Bolşevik Partisi, bu tarihsel krizi
proletarya lehine çözmek için stratejik olarak en hazırlıklı güçtü.
5.2
Şubat Devrimi ve İkili İktidarın Kuruluşu
Çarlık
monarşisi, savaşın yarattığı muazzam basınç altında çöktü ve yerini benzersiz
bir siyasi boşluğa bıraktı:
• Birinci
Dünya Savaşı'nın Etkisi: Savaş, Rusya'nın tüm toplumsal karşıtlıklarını
son haddine kadar keskinleştirdi ve çelişki formuna büründürdü. Milyonlarca can
kaybı, ekonomik çöküş, açlık ve Rasputin skandalıyla simgelenen saraydaki
yozlaşma, monarşinin meşruiyetini tamamen ortadan kaldırdı.
• Monarşinin
Yıkılışı: Şubat 1917'de Petrograd'daki kadın tekstil işçilerinin
başlattığı grev ve gösteriler, kısa sürede kentteki asker garnizonunun da
isyana katılmasıyla bir devrime dönüştü. Ordu desteğini kaybeden Çar II. Nikola
tahttan çekilmek zorunda kaldı ve 300 yıllık Romanov hanedanlığı sona erdi.
• İkili
İktidar: Çarın devrilmesinin ardından ortaya son derece istikrarsız
bir yapı çıktı. Resmi otorite, liberal ve ılımlı sosyalistlerden oluşan burjuva
nitelikli Geçici Hükümet'in elindeydi. Ancak sokaktaki, fabrikadaki
ve kışladaki gerçek güç, işçilerin ve askerlerin kendi seçtikleri
temsilcilerden oluşan Petrograd Sovyeti'nin elinde toplanıyordu. Bu
iki iktidar odağının bir arada varlığı, ülkeyi sürekli bir kriz içinde
tutuyordu.
5.3
Bolşevik Stratejisinin Yeniden Şekillenmesi
Sürgünden
dönen Lenin'in müdahalesi, Bolşevik Partisi'nin stratejisinde radikal bir
değişime yol açtı:
• Lenin'in
Nisan Tezleri: Lenin, Rusya'ya döner dönmez yayımladığı ünlü
"Nisan Tezleri" ile partisinin yeni yol haritasını çizdi. Bu tezlerin
temel noktaları şunlardı: Emperyalist savaşa derhal son verilmesi, Geçici
Hükümet'e hiçbir destek verilmemesi ve "Bütün İktidar Sovyetlere!"
sloganı altında gücün tamamen işçi ve asker konseylerine devredilmesi. Bu, bazı
Bolşevik liderlerin başlangıçtaki daha temkinli "bekle-gör"
politikasından keskin bir kopuş anlamına geliyordu.
• Temmuz
Günleri ve Baskı: Temmuz ayında Petrograd'da gerçekleşen ve
Bolşeviklerin zamansız bulduğu kitlesel gösteriler, Geçici Hükümet tarafından
bastırıldı. Bu olayların ardından Bolşeviklere yönelik bir baskı kampanyası
başlatıldı, partinin önde gelenleri tutuklandı ve Lenin Finlandiya'da gizlenmek
zorunda kaldı.
• Kornilov
Darbesi: Ağustos 1917'de Ordu Başkomutanı General Kornilov'un, devrimi
ezmek ve askeri bir diktatörlük kurmak amacıyla Petrograd üzerine yürümesi,
siyasi dengeleri tamamen değiştirdi. Geçici Hükümet çaresiz kalırken,
Petrograd'ın savunmasını örgütlemede başı çeken Bolşevikler oldu. Darbenin
başarısızlığa uğratılmasında oynadıkları kilit rol, Bolşeviklerin halk ve
özellikle Sovyetler nezdindeki popülaritesini ve etkisini muazzam derecede
artırdı.
5.4
Ekim Devrimi ve İktidarın Alınışı
Kornilov
darbesinin püskürtülmesinin ardından Bolşevikler, iktidarı almak için
hazırlıklara başladılar:
• Sovyetlerde
Bolşevik Çoğunluk: Sonbahara gelindiğinde, Bolşevikler Petrograd ve
Moskova gibi kilit şehirlerin Sovyetlerinde çoğunluğu kazanmışlardı. Bu,
"Bütün İktidar Sovyetlere!" sloganının artık "Bütün İktidar
Bolşevik Partisine!" anlamına geldiği bir siyasi zemin yaratıyordu.
• Ayaklanmanın
Örgütlenmesi: İktidarın silahlı bir ayaklanmayla alınması kararı,
Bolşevik Partisi Merkez Komitesi'nde alındı. Ayaklanmanın askeri-teknik
hazırlıkları, Troçki'nin başkanlığındaki Petrograd Sovyeti Askeri Devrimci
Komitesi tarafından yürütüldü.
• İktidarın
Devri: 24-25 Ekim gecesi, Askeri Devrimci Komite'ye bağlı birlikler,
Petrograd'daki postaneler, tren istasyonları, telefon santralleri gibi
stratejik noktaları kansız bir şekilde ele geçirdiler. Ertesi gün Geçici
Hükümet'in sığındığı Kışlık Saray'ın alınmasıyla devrim tamamlandı. Lenin, o
gece bir kanun kaçağı olarak gizlice Smolniy Enstitüsü'ne geldi. Başına bir
peruk, yüzüne bir mendil ve üzerine eski bir kasket geçirerek kılık
değiştirmişti; nöbetçiler onu tanımayınca içeri girmesine izin vermediler.
Ancak Troçki ve Stalin'in araya girmesiyle, bir gün sonra Halk Komiserleri
Konseyi'nin başkanı olarak çıkacağı binaya girebildi.
• Sovyetlerin
İkinci Kongresi: İktidarın alınması, o sırada toplanmakta olan Tüm
Rusya Sovyetleri İkinci Kongresi tarafından meşrulaştırıldı. Kongre, Lenin'in
kaleme aldığı tarihi Barış Kararnamesi ve Toprak
Kararnamesi'ni kabul etti ve Lenin'in başkanlığında Halk
Komiserleri Konseyi'ni (Sovnarkom) yeni hükümet olarak ilan etti.
5.5
Bölüm Sonucu ve Geçiş
Ekim
ayında iktidarın başarıyla alınması, Rus devrimci hareketinin zaferini
simgeliyordu. Ancak bu zafer, yeni Sovyet hükümetini derhal içeride
karşı-devrim, dışarıda ise emperyalist müdahale gibi devasa zorluklarla yüz
yüze bıraktı ve ülkeyi kanlı bir iç savaşa sürükledi.
6.0
Sonuç: Rus Devrimci Hareketinin Mirası
6.1
Hareketin Evrimi
Rus
devrimci hareketinin tarihi, 19. yüzyılın ortalarından 1917'ye uzanan uzun ve
karmaşık bir evrim sürecidir. Bu süreç, köylülere dayanan idealist ama temelsiz
Narodnik popülizminden başladı; teorik ve örgütsel savaşların ortasında,
Marksist temellere dayanan disiplinli bir proletarya partisinin doğuşuna
tanıklık etti. Nihayetinde bu hareket, 1905 Devrimi'nin "büyük
provasında" ve 1917'nin nihai zaferinde pratik sınavını vererek, yalnızca
Rusya'nın değil, tüm dünya tarihinin akışını değiştiren bir güce dönüştü.
6.2
Temel Çıkarımlar
Bu
tarihsel süreçten damıtılabilecek temel dersler ve hareketin tarihsel önemi şu
şekilde özetlenebilir:
1. Proletaryanın
Öncü Rolü: Hareketin nihai başarısı, popülistlerin köylülüğe olan
inancının aksine, Marksist teorinin sanayi proletaryasını öncü devrimci sınıf
olarak tanımlayan tezini tarihsel olarak doğruladı.
2. Sovyet
İktidar Biçimi: 1905 ve 1917'de kitlelerin doğrudan ve kendiliğinden
eylemiyle ortaya çıkan Sovyet (konsey), tarihin sahnesine parlamenter
demokrasiden farklı, yeni bir devlet ve iktidar biçimi çıkardı.
3. Devrimci Partinin Gerekliliği: 1917'nin başarısını 1905'in yenilgisinden ve diğer kendiliğinden halk ayaklanmalarından ayıran belirleyici faktör, Bolşevik Partisi'nin varlığıydı. Merkezi, disiplinli ve sağlam bir teorik temele sahip bir siyasi partinin, devrimci bir durumda kitlelerin enerjisini zafere taşıyacak yegâne araç olduğu kanıtlandı.